Bağlaç olan de sözcükleri, cümleleri birbirine bağlayan bir sözcüktür. Kendinden önce gelen sözcükten ayrı yazılır. Söz konusu sözcüğü ya da cümleyi daha önceden geçen ya da geçmiş sayılabilen aynı görevdeki bir sözcüğe benzerlik, eşitlik, katılma anlamlarıyla bağlar. Yalnızca kendinden önceki sözcüğün son ünlüsüne göre büyük ünlü uyumuna uyar. Ancak,
ayrı yazıldığı için ünsüz benzeşmesine uymaz:
Evler
gibi okul da yıkılmış.
İkisi
de çalışıyor.
Ahmet
de geldi.
· “de” bağlacı kimi zaman da pekiştirme görevindedir. Anlamı ve duyguyu pekiştiren, üstelemeyi anlatan
şu örneklerde olduğu gibi:
Ne
iyi ettin de geldin.
Bebek
de bebek, diye tutturdu.
· Bu bağlaç küçümseme, alay ya da olumsuzluk bildirerek de anlamı pekiştirebilir:
Sınavı
kazanacakmış da işe girecekmiş!
Bu cümlede kullanılan de bağlacı, söz konusu kişinin sınav kazanma ve işe girme olasılığının çok uzak olduğunu alaylı bir dille anlatmaktadır.
Not: Bir cümlede
“de” yi çıkardığımızda cümlenin anlamı
tamamen bozuluyorsa “ek”tir; anlam tamamen bozulmuyorsa, anlamda değişiklik
oluyorsa “bağlaç” tır.
“Tüm
kıyafetlerimi evde unutmuşum.” cümlesindeki
“de”yi çıkardığımızda:
“Tüm
kitaplarımı ev unutmuşum.” gibi anlamsız bir söz dizimi karşımıza
çıkar. Dolayısıyla buradaki “de” ek olan “de”dir.
“Bu
kıyafetleri ben de çok beğendim.” cümlesindeki
“de”yi çıkardığımızda:
“Bu kıyafeti ben çok beğendim.” şeklinde
anlamlı bir cümle ortaya çıkar. İlk cümleye göre anlamında değişiklik olmuştur;
ancak cümle anlamsızlaşmamıştır. O halde bu cümledeki “de” bağlaçtır.
Ad durum eklerinden biri olan –de, bir bulunma, kalma durumu gösterir.Kendinden önce gelen sözcüğe bitişik olarak yazılır:okulda, sırada, bahçede...
Bu ek hem ünlü uyumuna, hem de ünsüz benzeşmesine uyar. Eklendiği sözcüğün son ünlüsü inceyse –de, kalınsa –da biçiminde yazılır: evde, pencerede; kapıda, okulda.Sözcüğün sonunda sert bir ünsüz varsa, -de eki ünsüz benzeşmesine uyarak,
-te biçimine dönüşür: ayakta, saçta, dörtte, tasta, kitapta, rafta, barışta.
Yorumlar
Yorum Gönder