Düzyazı (nesir), şiirden farklı olarak günlük konuşma diline yakın bir anlatım türüdür. Bu türde yazarın düşüncelerini, duygularını, olayları ve bilgileri doğrudan, açıklayıcı bir şekilde aktarması beklenir. Aşağıda düzyazı türleri ve bunların özellikleri detaylı bir şekilde açıklanmıştır:
1. Makale
- Tanım: Bilimsel ya da toplumsal bir konuyu açıklamak, bilgi vermek ya da bir düşünceyi kanıtlamak amacıyla yazılan ciddi yazılardır.
- Özellikleri:
- Nesneldir, yani kişisel görüşlere değil, kanıtlara dayanır.
- Bilimsel verilere ve sağlam bilgilere dayalıdır.
- Giriş, gelişme ve sonuç bölümlerinden oluşur.
- Resmî bir dil kullanılır; açıklayıcı ve bilgilendirici bir üsluba sahiptir.
- Türk Edebiyatı'nda: Tanzimat Dönemi’nde gazetelerle yaygınlaşan bir türdür. Şinasi, Ziya Paşa ve Namık Kemal ilk makale yazarlarındandır.
2. Deneme
- Tanım: Bir yazarın kişisel görüş ve düşüncelerini serbest bir şekilde ifade ettiği, kanıtlama amacı gütmeyen yazılardır.
- Özellikleri:
- Yazarın iç dünyasını, bireysel düşüncelerini ve duygularını konu alır.
- Samimi ve içten bir dil kullanılır.
- Konu sınırlaması yoktur; her konuda yazılabilir.
- Nesnellikten çok, yazarın kişisel bakış açısı ön plandadır.
- Türk Edebiyatı'nda: Nurullah Ataç, deneme türünün en önemli temsilcilerindendir.
3. Eleştiri (Tenkit)
- Tanım: Bir sanat eseri, kitap ya da olay hakkında değerlendirmeler yaparak olumlu veya olumsuz yönlerini ortaya koyan yazılardır.
- Özellikleri:
- Amaç, eserin güçlü ve zayıf yönlerini ortaya koyarak okuyucuya bir perspektif sunmaktır.
- Eleştirmen, eseri objektif bir şekilde değerlendirir; kişisel yargılar yerine eserin niteliği üzerinde durur.
- Eser hakkında derinlemesine bilgi vermek, sanat eserini çözümlemek ve değerlendirmek önemlidir.
- Türk Edebiyatı'nda: Namık Kemal, eleştiri türünün öncülerindendir. "Tahrib-i Harâbât" ve "Takip" bu türdeki önemli eserlerindendir.
4. Fıkra (Köşe Yazısı)
- Tanım: Gazete ve dergilerde güncel olaylar hakkında yazarın kişisel görüşlerini kısa ve etkili bir şekilde aktardığı yazılardır.
- Özellikleri:
- Güncel konular üzerinde durur ve genellikle kısa yazılardır.
- Resmî bir dil yerine, daha samimi ve sohbet havasında bir üslup kullanılır.
- Kesin kanıtlar sunma zorunluluğu yoktur, yazarın kendi fikirleri önemlidir.
- Yazar, konuya özgün bir bakış açısı getirir ve okuyucuyu düşündürmeye çalışır.
- Türk Edebiyatı'nda: Ahmet Rasim ve Hüseyin Cahit Yalçın, bu türde yazılar yazmıştır.
5. Sohbet (Söyleşi)
- Tanım: Yazarın okuyucuyla konuşuyormuş gibi, samimi bir üslupla yazdığı yazı türüdür.
- Özellikleri:
- Samimi, içten ve doğal bir dil kullanılır.
- Yazar, okuyucuyla sohbet ediyormuş gibi hitap eder.
- Konu genellikle günlük yaşamdan alınır; geniş bir konu yelpazesi vardır.
- Fıkra yazılarıyla benzerlik gösterir, ancak sohbet yazılarında okuyucuyla daha direkt bir diyalog kurulur.
- Türk Edebiyatı'nda: Şevket Rado, sohbet türünün en önemli temsilcilerindendir.
6. Röportaj
- Tanım: Bir konu ya da kişi hakkında araştırma yapılarak elde edilen bilgilerin ve izlenimlerin sunulduğu yazı türüdür.
- Özellikleri:
- Bir olayı, durumu ya da kişiyi doğrudan kaynağından, gözlem ve araştırmalarla aktarmayı amaçlar.
- Röportajlar, hem yazılı hem de görsel materyallerle desteklenebilir (fotoğraf, belge vb.).
- Objektif olmak esastır; ancak röportajda yazarın izlenimleri ve yorumları da yer alabilir.
- Röportajlarda ilginç konular, ilgi çeken kişiler ya da toplumsal olaylar ele alınır.
- Türk Edebiyatı'nda: Yaşar Kemal ve Ruşen Eşref Ünaydın, röportaj türünde önemli isimlerdendir.
7. Hikâye (Öykü)
- Tanım: Gerçek ya da gerçeğe yakın olayların, kısa ve yoğun bir şekilde anlatıldığı düzyazı türüdür.
- Özellikleri:
- Dünyada yazılan ilk hikaye Boccacio'nun Decameron'udur.
- Durum hikayesi(Çehov - Sait Faik) ve olay hikayesi(Maupaussant - Ömer Seyfettin)olarak ikiye ayrılır.
- Hikâye kısa bir anlatı türüdür; genellikle tek bir olay etrafında gelişir.
- Karakter sayısı sınırlıdır ve olay örgüsü basittir.
- Serim, düğüm ve çözüm bölümlerinden oluşur.
- Hikâyelerde ana fikir veya mesaj bulunur.
- Türk hikayesinde ilk Emin Nihat - Müsameretname'dir ama Ahmet Mithat - Letaif-i Rivayet olarak kabul edilir.
- Türk edebiyatında ilk modern hikaye ise Samipaşazade Sezai'nin Küçük Şeyler eseridir.
- Türk Edebiyatı'nda: Ömer Seyfettin, Sait Faik Abasıyanık gibi yazarlar hikâye türünde önemli eserler vermiştir.
8. Anı (Hatıra)
- Tanım: Yazarın kendi yaşamında yaşadığı olayları ve deneyimleri anlattığı yazılardır.
- Özellikleri:
- Yazar, kişisel anılarını, geçmişte yaşadığı olayları anlatır.
- Genellikle yazarın topluma mal olmuş kişilikler ya da önemli tarihsel olaylarla ilgili anıları yer alır.
- Gerçek olaylara dayalıdır; ancak yazarın kişisel bakış açısı ön plandadır.
- Türk Edebiyatı'nda: Halit Ziya Uşaklıgil'in "Kırk Yıl" adlı eseri, bu türün örneklerinden biridir.
9. Biyografi ve Otobiyografi
- Biyografi: Ünlü kişilerin yaşamlarını, başarılarını ve eserlerini objektif bir şekilde anlatan yazı türüdür.
- Özellikleri: Biyografi yazarı, kişiyi tarafsız bir bakış açısıyla anlatır. Kaynaklara dayalıdır ve kişinin özel hayatı, eğitimi, çalışmaları gibi bilgiler içerir.
- Türk Edebiyatı'nda: Mehmet Kaplan ve Nihat Sami Banarlı biyografi türünde eserler vermiştir.
- Otobiyografi: Yazarın kendi hayatını anlattığı yazılardır. Yazar, kendi yaşamını ve deneyimlerini doğrudan anlatır.
- Özellikleri: Yazar, kendi hayatını anlatırken kişisel düşüncelerini, duygularını ve deneyimlerini de katar.
- Türk Edebiyatı'nda: Yahya Kemal Beyatlı ve Halit Ziya Uşaklıgil'in otobiyografik eserleri bu türe örnek verilebilir.
10. Gezi Yazısı
- Tanım: Yazarın, gezip gördüğü yerlerle ilgili izlenimlerini ve gözlemlerini anlattığı yazılardır.
- Özellikleri:
- Gidilen yerlerin coğrafyası, kültürü, tarihi ve insanları hakkında bilgiler verilir.
- Genellikle yazarın kişisel izlenimleri de yer alır.
- Yazar, gezdiği yerlerle ilgili detaylı bir betimleme yapar.
- Türk Edebiyatı'nda: Evliya Çelebi'nin "Seyahatname" adlı eseri, gezi yazısının en ünlü örneğidir.
11. Masal
- Tanım: Masallar, olağanüstü olayların ve kahramanların yer aldığı, genellikle bir ders ya da ahlakî sonuç çıkarmayı amaçlayan anonim halk hikayeleridir.
- Özellikleri:
- Olağanüstü unsurlar: Masallarda genellikle gerçek dünyada olamayacak kadar fantastik olaylar, sihirli nesneler ve doğaüstü varlıklar (periler, devler, cadılar) yer alır.
- Belirsiz zaman ve mekan: Masallarda olaylar belirli bir zaman diliminde geçmez; genellikle “bir varmış, bir yokmuş” gibi belirsiz ifadelerle başlar. Olayların geçtiği mekan da genellikle soyut ve hayalidir.
- Evrensellik: Masalların konusu evrenseldir. Her toplumun kendi kültürüne göre masal anlatma geleneği vardır, ancak temalar genellikle insanlık tarihinin ortak temalarıdır (iyilik-kötülük, doğruluk-haksızlık, cesaret-korkaklık).
- Eğitici ve ahlaki yön: Masallar, genellikle ahlaki bir ders vermeyi amaçlar. İyilik ödüllendirilir, kötülük cezalandırılır.
- Anlatım dili: Masallar sade ve anlaşılır bir dille anlatılır, özellikle çocuklara yönelik oldukları için didaktik bir özellik taşır.
- Anonimlik: Masallar genellikle anonimdir ve dilden dile, kuşaktan kuşağa aktarılmıştır. Bu nedenle yazarları belli değildir.
- Türk Edebiyatı'ndaki Yeri: Nasreddin Hoca fıkraları ve Keloğlan masalları Türk halk masallarının önemli örneklerindendir. Ayrıca, ünlü masal derlemecilerinden biri olan Ziya Gökalp, Türk masallarını toplayıp yazılı hale getirmiştir.
- Dünya Edebiyatında: Grimm Kardeşler (Hansel ve Gretel, Kırmızı Başlıklı Kız) ve Andersen (Küçük Denizkızı, Çirkin Ördek Yavrusu) gibi yazarlar masal türünde önemli eserler vermişlerdir.
12. Fabl
- Tanım: Fabl, hayvanların konuşturulduğu ve genellikle insanlara özgü özellikler kazandırıldığı kısa, öğretici öykülerdir. Fablların amacı, insanlara bir ders vermek veya ahlaki bir mesaj iletmektir.
- Özellikleri:
- Konuşturulan hayvanlar: Fabllarda hayvanlar, insanlar gibi konuşturulur ve insanlara özgü davranışlar sergilerler. Her hayvan genellikle belli bir karakter özelliğini temsil eder. Örneğin, tilki kurnazlığı, aslan gücü, karınca çalışkanlığı simgeler.
- Ahlaki ders: Fablların sonunda genellikle doğrudan bir ders ya da mesaj verilir. Bu ders, insanların günlük yaşamlarında karşılaştıkları durumlara yönelik öğütler içerebilir. Fabllar, toplumsal ahlakı öğretmek için kullanılır.
- Kısa ve öz anlatım: Fabllar genellikle kısa hikayelerden oluşur ve olay örgüsü basittir. Amaç, kısa bir öyküyle etkili bir ders vermektir.
- Evrensel temalar: Fabllarda işlenen temalar (dürüstlük, çalışkanlık, adalet, hilekârlık gibi) evrenseldir. Bu yönüyle fabllar, farklı kültürler arasında kolayca kabul görür.
- Didaktik özellik: Fablların ana amacı öğretici olmaktır. Bu nedenle dili sade, anlaşılır ve doğrudan mesaj verir.
- Gerçekçi olaylar: Fabllarda olaylar çoğunlukla gerçek yaşamdan alınmıştır, ancak hayvanların insan gibi davranması dışında olağanüstü olaylara pek yer verilmez.
- Türk Edebiyatı'ndaki Yeri: Türk fabl geleneği, Batı'dan gelen etkilerle gelişmiştir. Şinasi’nin "Tercüme-i Manzume" adlı eseri, fabl türünün Türk edebiyatındaki önemli örneklerinden biridir. Ayrıca, Ali Çelebi’nin "Harnâme" adlı eseri de bir fabl örneğidir.
- Dünya Edebiyatında: Ezop (Aesop) fablları, fabl türünün en bilinen örnekleridir. La Fontaine de fabl türünde önemli eserler vermiştir. "Ağustos Böceği ile Karınca", "Tilki ile Karga", "Aslan ile Fare" bu türün klasikleşmiş eserlerindendir.
Masal ile Fabl Arasındaki Farklar:
- Olayların geçtiği dünya:
- Masallarda olaylar olağanüstü bir dünyada, genellikle belirsiz bir zaman ve mekanda geçer. Masalların fantastik unsurları vardır.
- Fabllar ise gerçek dünyaya daha yakındır. İnsan özellikleri taşıyan hayvanlar üzerinden ders verilir.
- Karakterler:
- Masallarda insanlar, cinler, periler, devler gibi çeşitli varlıklar bulunur.
- Fabllarda ise genellikle hayvanlar başroldedir ve bu hayvanlar insan özellikleriyle donatılır.
- Amaç:
- Masallar genellikle eğlendirici ve hayal gücünü besleyici niteliktedir. Aynı zamanda dolaylı yoldan ahlaki dersler verebilir.
- Fabllar doğrudan ahlaki ders vermeyi amaçlar ve bu dersi genellikle öykünün sonunda açıkça belirtir.
Örnekler:
Masal Örneği: Kırmızı Başlıklı Kız (Grimm Kardeşler)
- Küçük bir kızın, ormanda büyükannesine giderken bir kurt tarafından kandırılmasını konu alır. Kurt, büyükannesi kılığına girip küçük kızı yemeye çalışır. Hikayede çocuklara yabancılara güvenmemenin önemi öğretilir.
Fabl Örneği: Ağustos Böceği ile Karınca (La Fontaine)
- Ağustos böceği yaz boyunca şarkı söyleyip eğlenirken karınca çalışıp kış için yiyecek biriktirir. Kış geldiğinde aç kalan ağustos böceği, karıncadan yardım ister. Fabl, çalışkanlığın önemi üzerine bir ders verir: “Yazın çalışmayan, kışın aç kalır.”
Bu türler, düzyazının temel kategorilerini oluşturmaktadır ve her biri farklı bir amaca hizmet eder. Her düzyazı türü, farklı bir anlatım dili ve üslup gerektirir, bu nedenle yazarın konuya ve okuyucuya göre uygun bir tür seçmesi önemlidir.
Yorumlar
Yorum Gönder